
zehra (nabizade nazım)-MUSTAFA ASLAN
Nabizade Nazım’ın ‘Zehra’ adlı yapıtının yeni basımnı Kapı Yayınları’nda Selim İleri önsözü ve yayınevinin okura sunuluyor. Türk Edebiyatı’nın romanda nereden nereye geldiğini görmek açısından önem taşıyor.
İstanbul
‘Zehra’ romanında Nabizade Nazım canlı İstanbul betimlemeleri sunuyor, okura. Rommanda uzam olarak İstanbul’un seçilmesi ise yapıta bir başka zenginlik katıyor. Romanın başlangıcında verilen İstanbul, özellikle Boğaziçi görünümleri oldukça canlı olarak veriliyor.
“Boğaziçi bir dilber kadar sevimlidir, demiş olsak, ne kadar hoş olduğunu tasvir etmiş ya da özetleyebilmiş olamayız.Uzun uzadıya tasvire çalışmanın da “vaktin yetersizliğinden dolayı” bir faydası yoktur.” (s.4)
kıskançlık
Nabizade Nazım, ‘Zehra’ romanın ilk sayfalarından itibaren ‘kıskançlığı’ zehra üzerinden belirginleştiriyor. Okur bu sayede davranışların altında yatan psikolojik nedenleri rahatlıkla görebiliyor.
“…İşte Zehra’nın bulduğu en önemli gerekçe bu “öç” meselesiydi. Kendisi gibi yaradılıştan kıskanç olan kadınlar aşklarına karşı edilen hakaretlere mümkün değil sabırla tahammül edemezlermiş.” (s.145)
Yayınevinin bilgilendirme notu, bu görüşümüzü destekleyen tümceler kullanıyor.
“Bu bağlamda Zehra, İntibah’ın açtığı yolu bir parça daha genişleterek, başlı başına bir psikolojik durumu, kıskançlığı konu edinir. Nabizade Nazım’ın anlatı karakterleri, fizyolojileri ile birlikte çevresel koşulların etkisiyle şekillenen kaçınılmaz davranışlar sergilerler.”
Nabizade Nazım yapıtında Zehra’nın sadece kıskançlık duygularını vermekle kalmıyor yer yer fiziksel özelliklerini de veriyor.
“Zehra’nın güzelliğini hafifsemekteydi. Yusyuvarlak, tostoparlak… kocaman ağızlı, cam gözlü… Neresinde güzellik? Immm! Ne de yaraşır ya!” (s.89)
Nabizade Nazım’ın ‘Zehra’ adlı romanı yayınevinin yapıta eklediği bilgilendirme notuyla romanımızın nereden nereye geldiğini görmek açısından önem taşıyor.
MUSTAFA ASLAN
——————————–
Nabizade Nazım, Zehra, Kapı Yayınları, İstanbul, Ekim 2012
wwww.okulbiltv.com'dan alınmıştır.