Mustafa ASLAN
  mustafa aslan'ın emre caner'le ilgili yazıları
 
 
 



KAPLUMBAĞA TERBİYECİSİ

 

Emre Caner’in Kaplumbağa Terbiyecisi adlı romanı Osman Hamdi Bey’in yaşamını anlatan bir yapıt.

 

 

BELİRLEYİCİ YILLAR

 

Sanat ve siyasal gelişmelerin birbirine koşut gittiği romanda ülkemizin ve dünyanın geleceğini belirleyen gelişmelere tanık oluyoruz.

Yazar, Osman Hamdi gibi tarihimizde yerini almış bir kişinin yaşamını yaşadığı dönemlerden soyutlayarak vermiyor. Tersine Caner, olaylarla ilişkilendirerek örmüş romanını.

Abdülmecid’den  Midhat Paşa’nın Taif’te öldürülmesine, Abdülhamit’in Selanik’e sürgün edilmesine kadar uzanan sürecin anlatıldığı yapıtta Fransız tarihine bağlantılı olarak yer veriliyor.

“…

1848 Devrimi Cumhuriyetçiler için yeni umutlar doğurmuşsa da, zaman halk iktidarını savunanların heveslerini kursaklarında bırakmıştı. Daha önce darbe girişimlerinde bulunduğu için zindanlara kapatılan ardından oradan bir duvar işçisi kılığında kaçan III. Napolyon, yapılan seçimlerde milyonlarca Fransız’ın oyunu alarak cumhuriyetin reisi olmayı başarmıştı. Anayasaya bağlılık andı ettiği halde yemininden caymış ve bir oldubittiden yararlanıp imparatorluğunu ilan etmişti.” (s.9)

 

KARŞILAŞTIRMA

 

Yapıt Hukuk öğrenimi için Fransa’ya gönderilen Osman Hamdi’nin sanata hangi yönelişini koşulları içerisinde vermektedir. Hukuk’a devam ederken zorunlu olmayan Osmanlı topraklarında ne olduğu bile bilinmeyen arkeoloji derslerini izleyerek başlıyor, karakalem çalışmalarını da ekleyecek olursak. Kimi yerlerde yazar ikinci plana düşüyor, Osman Hamdi kontrolü eline alıyor. Osman Hamdi resme başlayan birinin geçeceği aşamaları  okura yazar aracılığıyla sunuyor. Yazar burada Osman Hamdi’ye iki ülke arasındaki yaşantı, kültür farkını karşılaştırma yaptırarak veriyor.

Müzecilik düşüncesi bilinçaltına Fransa’dayken yerleşiyor. Özellikle Louvre Müzesi’ni gezip görmesi ileride ülkemizde müzecilik alanında yapacağı çalışmalar açısından önemlidir, bence.

 

BATI YAĞMACILIĞI

 

Yazarın, yapıtın sonuna doğru Osman Hamdi Bey için yaptığı kaplumbağa terbiyecisi benzetmesi yerindedir. Çünkü o, kimsenin bilmediği ve yapmadığı işleri yapmıştır yaşamı boyunca. Bundan dolayıdır ki Türkiye’de sanat alanında bir yerlere gelinmişse onun sayesindedir.

Yabancı uzmanların arkeolojik kazı adı altında Türkiye’deki tarihi eselerin yurtdışına kaçırılmasını engelleyen ilk kişilerden biridir. Yabancılar Osman Hamdi’nin ülkesindeki tarihi eserlere sahip çıkmasını hazmedememişlerdir. Eskisi gibi canlarının istediği eseri ülkelerine ufak tefek paralar karşılığında ülkelerine götürme hevesindedirler.

Kuşkusuz bir ressamdır. Ancak onun başka yönlerini de söylememiz gerekir. Ressamlığı kadar bir oyun yazarıdır.

 

SANATÇI DOSTLAR

Caner, Kaplumbağa Terbiyecisi adlı romanında edebiyatımızı ve sanatımızı etkileyen kişileri de Osman Hamdi Bey’le olan ilişkileri nedeniyle yapıtına taşımamıştır. Ahmet Midhat’ın Bağdat’ta ilk romanını henüz yazmamıştır Midhat Paşa ve Osman Hamdi Bey’le görevli olduğu günlerde. Ancak Ahmet Midhat’la Mithat Paşa aleyhine yazıklarından dolayı araları açılır.

                                                                                                                                      

 

Caner, Kaplumbağa Terbiyecisi adlı yapıtında ülkemizin yaşadığı kritik günleri vermekle kalmayıp sanat yaşamımızın nasıl biçimlendiğini aktarmış. Bugünkü yaşanılanları özellikle sanat alanındakileri daha iyi anlamak için okunması gereken bir yapıt..
 

*Emre Caner, Kaplumbağa Terbiyecisi, Kapı Yayınları-İstanbul
 
  46660 ziyaretçi (97410 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol